Özel bir alanda uzmanlaşmış kişi veya kişilerin sahip oldukları bilgi ve becerilerini belirlenen zaman zarfında kuruluşlara aktırılması danışmanların asli görevi olarak tanımlayabiliriz. Gelişen değişen zaman içinde müşavir kelimesi danışmana evrilmiştir. Bilgi sahibi, fikri kuvvetli, ehil gibi sıfatlar danışmanı tarif etmektedir.
“Ölçemediğiniz şeyi yönetemezsiniz” diyor ünlü yönetim bilimci Peter F. Drucker. Doğru kararlarla belirlenen hedeflere istenen zaman diliminde ulaşabilmek her sektörde ihtiyaç duyulan genel kurallardır. Ama nasıl? Hangi yöntemlerle? Kiminle?
Bu soruları çoğaltabiliriz. İşin içinde ister istemez bütçenin de hesaplanması zor bir konudur.
İşte danışmanlar burada devreye girerek sisli puslu havalarda yol gösterici olacaktır.
Zaman …… Bütçe ….. Sonuç
Rekabet içinde sınırlı kaynakları en verimli şekilde kullanma, yol haritasında karşılaşılan sorunlara çözüm bulma, seçimler yapma ve uygulama, danışmanı başarıya götüren aşamalardan birkaçıdır.
Her danışmanın becerileri kendine özgüdür. Karakteri, becerisi, aldığı eğitimler, önceki deneyimler vb. ona özeldir. Herkesin problemlere yaklaşımı farklı olduğu için onu başarılı kılan iş yapma isteği ve ilgisidir.
Belli bir metodoloji sunmak, danışmanın yaratıcılığını da körelteceği için belli bir yöntem izlenemez.
Değişen şartlara uyum sağlayabilme yeteneği ise işvereni ile takım ruhu yakalamasına yardımcı olur.
Ayrıca her şeyi bildiğini sanan yöneticiler, yakın akrabalarla yapılan duygusallığın ağır bastığı işler, netleşmemiş ihtiyaçlar başarılı olmada karşımıza çıkan engellerden bazılarıdır.
Tam bir meslek olarak kabul edilmemesi, izin/lisans alınmasının gerekmemesi ise ilk bakışta dezavantaj olarak görülmektedir.
"İhtiyaçlarınızı iyi anlayan ve sizinle aynı dili konuşabilen aynı zamanda her soruna çözüm bulmasını istediğiniz birini bulmak ise imkansızdır. Ortak payda buluşmak ve çalışmak günümüz şartlarında verimi getirecektir."
Bilgen Kaptan
